SENDEN SONRA- EMILY HOPE || YORUM

 


Kitap: Senden Sonra
Orijinal Adı: After You
Yazar: Emily Hope
Yayınevi: Novella Yayınları
Çeviri: Ayşe Dedeman
Yayın Tarihi: Aralık 2015
Sayfa Sayısı: 255
Tür: Romance

"Eğer değer verirsen incinirsin, insanlar incitir."...                                                Bir Noel günü savaşma ruhumu kaybettim ben, karanlığa hapsoldum. Senden sonra umut hep bir uhdeydi.                       Debbie’nin bir Noel günü verdiği karardan sonra bütün yaşamı hiç tahmin edemeyeceği bir biçimde değişmiştir; o günden sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.                                         Bizi gerçekten biz yapan nedir? Yaşamayı tercih ettiklerimiz mi, ardımızda bıraktıklarımız mı? Yaşadığımız anlar mı, yoksa geride bırakmaya çalıştıklarımızın acısı mı?                                                              Senden Sonra pişmanlıkların, acının, hayal kırıklıklarının nasıl da insanın yaşamını gölgelediğinin hikâyesi…

(Tanıtım Bülteni)

Bu kitabın sunumu ne kadar güzelse kitap da bir o kadar kötüydü. Kitabı okurken yazarın eksiklerini sıraladım zihnimden. Öncelikle farklı farklı yıllarda yaşadıklarını karışık sıralarda okuyoruz. Bir şeyler olacağını, kötü bir şeylerin olacağını hissedip geriliyoruz. Ama yazar hop bunu yarım bırakıp başka bir zamana atlıyor. Daha kafamda hangi yıla dair olayların geçtiği, bu zamanda kimlerin olduğunu toparlayamadan başka bir zamana... Aralarda da kim olduğunu merak ettiğimiz Simon'a bol pişmanlık içeren, mutsuzluklarından, günlük yaşantısından bahsettiği mektuplar...

Açıkçası bir kadın olarak yaşadıklarının çok ağır olduğunu, yardım almadan üstesinden gelinmeyecek bir travma yaşadığını düşünsem de yazar bunu bize aktaramamış, kurgulayamamış da zaten. Neden hayattan bu kadar kopuktu Debbie? Neden tepkisiz kaldı ya da bir tepki göstermedi? Neden yanında kimse yoktu? Nedenler yok...Karakterleri tanıyamadım ben. Kafamda kişiliklerini oluşturamadım, canlandıramadım. Anlamlandıramadım. Öncesi ne? Sonrasında ne oldu? Hep bir durağanlık, hep bir tepkisizlik...

"Senden sonra hep çirkindim, bir daha hiç ama hiç güzel olamadım. sanki senden sonra bana dair her şey de gitti, savruldum, savruldum, sonra yeniden başlayabilirim dedim, inandım, başlamak için yeterli gücüm ve inancım vardı, ama... olmadı Simon."

KAHİN- GÜNAY GAFUR || YORUM

Kitap: Kahin
Yazar: Günay Gafur
Yayınevi: Fantastik Kitap
Yayın Tarihi: Kasım 2015
Sayfa Sayısı:752
Tür: Gerilim

Gelecekten haberler veren bir yabancı… Fizik ile metafizik arasında yüzlerce yıldır süregelen savaş, ölüm ve karanlık kokan dizelerde son bulan şiirsel bulmacalar… Kuantum fiziği, gizemli parçacıklar ve peş peşe yaşanan esrarengiz ölümler… Her şey bir e-mail ile başladı. Ürkütücü bir oyundan ve dakikalar sonra olacaklardan bahseden gizemli, esrarengiz cümleler.. Bu, Kâhin’in ilk mesajıydı ya da ilk kehaneti… Tıpkı sonraki günlerde gerçekleşecek diğer kehanetler gibi…                                                                                                                         Gerçekliğin kıyısında gezinilen ürkütücü bir yolculuk…                                                                                                                      Aklın sınırlarını zorlayan kusursuz bir plan, ürkütücü bir oyundan ve dakikalar sonra olacaklardan bahseden eşsiz bir kurgu…

(Tanıtım Bülteni)


Kahin, yukarıda da belirttiğim gibi küçük puntolarla yazılmış 752 sayfalık bir kitap.
Kitabın baş kahramanı Veronica yani Ron ya da Nica bir magazin muhabiri ancak namı-diğer "Barbar Türk" onu ekibine alıyor. Daha Nica bunun şaşkınlığını üzerinden atamamışken -Barbar Türk'ümüzün adı Shawn- Shawn  kendisine gelen gizemli bir mailden bahsediyor, Nicadan yardım istiyor.

Gizemli mailler kendisine Kahin diyen gizemli birinden. Kehanetlerde bulunuyor, ölecek kişileri, zamanını, nasıl öleceğini vs. şifreli bir şekilde mail ile yolluyor.

Kitabın bundan sonrası benim açımdan karışıktı, anlatması bir hayli karışık. Bu kitabın içerisine biraz daha olay girip, karakterlerin öncesi- sonrası anlatılsa üç kitaplık bir seri rahat çıkabilirmiş. Bu yüzden elimden geldiğince hislerimle karışık olayı anlatmaya çalışacağım. Öncelikle söylemeliyim ki kitabın ilk sahnelerinde bahsedilen olay yüzünden okuma şevkim biraz kırıldı. Ama bu olumsuz da bir durum değil, bundan bahsetmeyeyim. Sonraki sayfalarda bu olayın öncesine götürüyor yazar bizi ve üçlünün kovalamacalarını okuyoruz.

ŞEFTALİ KOKAN SIRLAR- JODI LYNN ANDERSON || YORUM

 
 


Kitap: Şeftali Kokan Sırlar
Orijinal Adı: The Secrets Of Peaches
Yazar: Jodi Lynn Anderson
Yayınevi: Novella Dinamik
Çeviri: Sevan Amiroğlu
Yayın Tarihi: Ekim 2015
Sayfa Sayısı: 367
Tür: Romance, Young Adult, Chick Lit

"Kimi zaman yaşam bizi sınar; bazen de geleceğimizle... bazen de en sevdiğimizle..." Murpy, Leeda ve Birdie... Şeftali bahçesinde geçirdikleri yazın ardından birbirlerine sıkıca tutunan bu üç arkadaşın yaşamı akıl almaz bir biçimde değişiyor... Her biri kendi gerçeğiyle yüzleşiyor... Acaba her şeye rağmen bu üç arkadaş olanların üstesinden gelip aralarındaki bu güçlü bağı korumayı başarabilecek mi? Anderson'ın hikayesi, ergenliğin son çılgınlığıyla beraber, o yaşlara özgü sıkıntıları ve beklentileri dile getiriyor.                                                                                                                               Publishers Weekly                                                                                                  Komik, özgün ve tam anlamıyla çok yaratıcı. Jodi Anderson'ın kalemi oldukça cezbedici. Şefataliler kadar lezzetli ve tatlı bir hikaye                                                                                                                         Booklist   

(Tanıtım Bülteninden)

Sıcaklıkla oynadığım için renklerde farklılık oluştu.. Bu sizi yanıltmasın.

Şeftali Kokan Yaz yorumu için : http://mosepati.blogspot.com.tr/2015/12/yorum-seftali-kokan-bir-yaz-jodi-lynn.html

Şeftali Kokan Sırlar bana göre ilk kitaba göre bir iki tık yukarıdaydı. Karakterlerimiz gelişmiş,  büyümüş, bakış açıları değişmiş hayat gayeleri de bu farklılaşma sonucunda değişmişti.

Kitap genel olarak Leeda'nın annesinin isteği üzerine yerel bir yarışmaya katılmasıyla başlıyor. Ama bu yarışma aksilikle gerçekleşiyor, üç kızın arkadaşlarını da zedeliyor. Leeda annesiyle yüzleşiyor ki bu yüzleşme bol 'neden?' içeren bir konuşma.

ŞEFTALİ KOKAN BİR YAZ- JODI LYNN ANDERSON || YORUM

Kitap: Şeftali Kokan Bir Yaz
Orijinal Adı: Peaches
Yazar: Jodi Lynn Anderson
Yayınevi: Novella Dinamik
Çeviri: Bahar Çelik
Yayın Tarihi: Temmuz 2015
Sayfa Sayısı: 368
Tür: Young Adult, Romance, Chick Lit

Tam bir baş belası olan Murphy İçine kapanık, masum Birdie ve sosyetik güzel Leeda... Birbirlerinden her anlamda farklı olan Murphy, Birdie ve Leeda’nın hayatları hiç beklemedikleri bir şekilde bir yaz Darlington Şeftali Bahçesi’nde kesişir. İlk başlarda her ne kadar üçü de birbirinden uzak durmaya çalışıp birbirlerine karşı soğuk olsa da zamanla aralarında hiç kimsenin ya da hiçbir şeyin kolay kolay koparamayacağı bir bağ oluşur. Acaba bu bağ, bu üç genç kadının hayatındaki sorunları da çözmelerinde etkili olacak mı, dahası içlerindeki hissettikleri boşluğu doldurmaya bu bağın gücü yetecek midir? Bu yaz diğer yazlardan çok farklı olacak!                                            Şeftali Kokulu Bir Yaz, “arkadaşlar güzeldir” sözünün altının çizildiği, bütün farklara rağmen insanın birbirine tutunmasının değerini gösteren sıcacık ve samimi bir öykü. Anderson’ın hikâyesi, ergenliğin son çığlıklarıyla beraber, o yaşlara özgü sıkıntıları ve beklentileri dile getiriyor.                                                                                                                    Publishers Weekly                                                                                                                        Komik, özgün ve tam anlamıyla çok yaratıcı. Jodi Anderson’ın kalemi oldukça cezbedici. Şeftaliler kadar lezzetli ve tatlı bir hikâye.                                                                                                                          Booklist

(Tanıtım Bülteni)


Sanırım kitabı alanların ortak fikri baskısının kesinlikle şahane olduğu, güzel renklere sahip sert kapağı, pembe renkli sayfa kenarları ve mis gibi kokusu. Şeftali kokusu mu bilmem ama evet kitap mis gibi kokuyor..

Kitabın bu özellikleriyle mest olmuş halde Leah, Birdie, Murphy'i okuyoruz. Bu üç genç kız herkesin artık mutlaka haberdar olduğu şekilde kişilikleri birbirlerinden çok farklı. Birdie; utangaç, içine kapanık, kabuğundan çıkmamış, hayatı hiç görmemiş biri. Leah; zengin, güzel dışarıdan 'bu kız her şeye sahip' denecek biri ancak bir şeye sahip değil o da ailesinin sevgi ve şefkati. Murphy ise sevgisiz büyümüş hayat acımasız davranmış ve bunların sonunda da kendini koruyabilmek için 'sert biri maskesi' takan burnu havada, şımarık biri..

BEKLENTİ- MAGGIE STIEFVATER || YORUM

Kitap: Beklenti
Orijinal Adı: Linger
Yazar: Maggie Stiefvater
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Çeviri: Selim Yeniçeri
Yayın Tarihi: Kasım 2015
Sayfa Sayısı: 382
Tür: Fantasy, Romance, Paranormal

Kurt kafatasındaki insan gözleri bana suyu hatırlatıyordu: Bahar göğünü yansıtan berrak su mavisi, yağmurda bulanmış bir dere kahverengisi, yazın yosun tutmaya başladığında rengi değişen göl yeşili, karla kaplı bir nehrin grisi. Eskiden yağmurla ıslanmış huşların arasından beni izleyen sadece Sam’in gözleriydi fakat şimdi bütün sürünün bakışlarını üzerimde hissediyordum; bilinen şeylerin, söze dökülmeyen şeylerin ağırlığıyla.                                                                                                                   özlem.                                                                                                                                 Grace ve Sam birbirlerine kavuştukları anda, bir daha ayrılmamak için savaşmak zorunda kalacaklarını anlamışlardır. Sam için bu, kurtadam geçmişiyle hesaplaşmak anlamına gelmektedir; Grace içinse gittikçe belirsizleşen bir gelecekle yüzleşmek...                                                                                                                       kayıp.                                                                                                                                 Bir anda dünyalarına giren yeni kurt Cole’un geçmişi ızdırap ve tehlikeyle doludur. Genç adam kendi iblisleriyle savaşırken kurt hayatına kucak açmakta ve insanlıkla bağlarını koparmaya çalışmaktadır.                                                                                                beklenti.                                                                                                                                   Grace, Sam ve Cole için hayat iki kuvvet –kurt ve insan– arasındaki mücadeleden ibarettir; aşk ise iki farklı yüzünü hep aynı anda göstermektedir: yürek parçalayan ve mest eden, özgürleştiren ve tutsak düşüren, kışkırtan ve ürküten… Ama üç gencin dünyaları parçalanırken bile beklentileri hep aşk olacaktır…                                           “Ürperti, hayranların daha fazlasını istemesine sebep olduysa, Beklenti onları kesinlikle yalvartacak.”Romantic Times

(Tanıtım Bülteninden)

 

 İlk kitabın yorumunu okumayanlar için: http://mosepati.blogspot.com.tr/2015/12/yorum-playlist-urperti-maggie-stiefvater.html

 

İlk kitabın heyecanlandıran sonundan sonra zaman kaybetmeden başladığım Beklenti maalesef ilk kitabın sonunda oluşan büyük beklentimi karşılamadı. İlk kitap kadar çok heyecanlanmadım okurken ve çoklu anlatıcı vardı ki bundan hiç hoşlanmıyorum. İlk kitap istisna idi söylemiştim. Bu kitap dört kişi; Sam, Grace, Isabel ve Cole'un gözünden anlatılıyordu.

ÜRPERTİ - MAGGIE STIEFVATER || YORUM & PLAYLİST

Kitap: Ürperti
Orijinal Adı: Shiver
Yazar: Maggie Stiefvater
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Çeviri: Zarife Biliz
Yayın Tarihi: Kasım 2015
Sayfa Sayısı: 396
Tür: Fantasy, Romance, Paranormal

Gözlerimi açtım, sadece Grace ve ben vardık, artık ondan ve benden başka hiçbir yerde hiçbir şey yoktu.  Sanki öpücüğümü ve beni içinde tutmak istermişçesine duda klarını birbirine bastırıyor, avcumdaki bir kuş kadar
kırılgan bu anı tutuyordu.           soğuk.                                                                                                                             Grace senelerce evinin arkasındaki ormanda yaşayan kurtları seyretmiştir. Aralarından bir tanesi, sarı gözlü olan –onun kurdu– ise bakışlarına hep karşılık vermiştir. Birbirlerine tanıdık gelseler de Grace sebebini bilmemektedir.                                sıcak.                                                                                                                                Sam ikili bir hayat sürdürmektedir. Kurtken, sevdiği kızın sessiz bakışları altında yaşamaktadır. Fakat her sene kısa bir süreliğine tekrar insan olmasına rağmen Grace’le konuşmaya cesaret edememiştir… şimdiye kadar .                                           ürperti.                                                                                                                           
Grace ve Sam için sevgi, adını koyamadıkları bir his olmuştur. Ancak bir kez dile getirildiğinde görmezden gelinemez bir hal alacaktır. Sam insan formunda kalmaya çabalamalı, Grace ise onu yanında tutmaya çalışmalıdır. Fakat bunun için geçmişin yaralarına, şimdiki zamanın kırılganlığına ve geleceğin imkânsızlığına göğüs germek
zorunda kalacaklardır...                                                                                              “Ürperti giderek gözler önüne serilen bir gizeme, hakiki bir macera hissine ve hem insanlardan hem de kurtlardan gelen tehlikelere dair bir kitap.”The Sunday Telegraph                                                                                                                         “Kimi zaman şairane bir hale bürünen, her yaştan okuru kendine bağlayacak, çok güzel yazılmış bir hikâye.”Bookpage

(Tanıtım Bülteni)
 

Bu kitabı ilk defa Gençturkuaz etiketiyle çıktığında okumuştum. Ancak o zaman hikayeden bu kadar etkilenmemiş bu kadar sevmemiştim. Kitapla tanışmamız için henüz erkenmiş demek ki, ruh halim uygun değilmiş.

Bu defa okuduğumda daha çok sevdim. Çünkü ben kurtlara deli divane aşık biriyim, bir süredir. Onların bir bakışının ne anlama geldiğini, kafalarından neler geçtiğini, isteklerini belki de duygularını hep merak ederim. Onun yani Sam'in kurt formunu okurken hep bir tebessümle okudum, onu kafamda canlandırdım. Yazarın anlattığı şekilde değil ama. Yazar onu sarı gözlü anlatmış ben onu mavi gözlü, siyah beyaz tüylere sahip bir Sibirya kurdu olarak. Bu söylediğim nokta sayesinde kitabın kapağını açmadan ben kitaba bağlanmış oldum anlayacağınız. Kitap iki karakterin bakış açısıyla da anlatılıyor ve biz Sam'in aklından geçenlerden mahrum edilmemiş oluyoruz ki söylediğim gibi kitabın en güzel özelliği benim için bu.