STEELHEART (RECKONERS, #1) - BRANDON SANDERSON || YORUM BRANDON SANDERSON 28'İ

3/22/2016 , BY Mosepati -


Kitap: Steelheart
Orijinal Adı: Steelheart
Yazar: Brandon Sanderson
Yayınevi: Dex Kitap
Çeviri: Taylan Taftaf
Yayın Tarihi: 2013
Sayfa Sayısı: 467

Tür: Young Adult,  Fantasy


Dünyanın üstüne çöken felaketin gökyüzünde belirmesinin üzerinden on yıl geçmişti. Sıradan insanlar değişmeye başlamış, süperkahramanları andıran Epiklere dönüşmüşlerdi. Ama Epikler halkın dostu değildiler. O muhteşem yeteneklerini, güç için kullanıp insanları sömürüyorlardı.
Kimse Epiklerle savaşamazdı… Asiler hariç. Asiler bir grup sıradan insandı ve hayatlarını Epiklerin zayıf noktalarını bulup onları yok etmeye adamışlardı. David Asilere katılmak istiyordu. Çünkü Steelheart’ı istiyordu: yıllar önce babasını öldüren yenilmez Epik’i. Bunu uzun zamandır beklemiş, planlar yapmış, dünya üzerindeki tüm Epiklerle ilgili bilgi toplamıştı.
Şimdi harekete geçme zamanıydı. İntikam zamanı…
Brandon Sanderson yeni neslin en büyük fantastik yazarlarından biri olarak görülüyor. Tolkien’in mirasçısı Robert Jordan’ın Zaman Çarkı serisinin devamını yazması için Sanderson’ın seçilmesi yazarın tüm dünyada tanınmasını sağladı.

(Tanıtım Bülteni)


Calamity denilen kuyruklu yıldızın ortaya çıkmasından 1 yıl sonra bazı insanların çeşitli güçler ve bu güçlerin derecesinin farklı olduğu Epikler çıktı ortaya . Yıkımın ve kaosun hüküm sürdüğü dünyada güçsüzler için savaşacak, onları koruyacak kahraman ihtiyacı hisseden azınlıktaki insanların umudu hiç bitmezken, umut ettikleri kahramanın da kötü olduklarını anlarlar.

Bu insanlardan biri de David'dir ve Steelheart denilen güçlü epik gözlerinin önünde babasını öldürür. O da 10 yıl boyunca çeşitli araştırmalar, planlar üreterek, onların güçleriyle  ilgili notlar aldığı defterler hazırlar. Bu Steelheart denilen Epikten intikamını almak ister. Ve Epiklerle savaşan Asiler grubuna katılarak babasını öldüren Epikten intikamını almış olacaktır.

Brandon Sanderson'ın  şu ana kadar Ritmatist, Son İmparatorluk, Kuşatma kitaplarını okudum. Fantastik ve epik fantastik kitaplarının yanı sıra ben bu kitapta distopik hava sezdim. Ütopik bir zaman ve mekanda geçen her türlü kötülüğün, karanlığın kurgulandığı baskıcı- otoriter rejimin tersini isteyen bir asi grubu...

The Reckoners serisinin ilk kitabı ve kitabın girişinde olaylar, karakterler, güçlü epiklerin olduğu olaylara adım atıp, David'in gözünden dünyanın nasıl sefil halde olduğunu ve almak için yanıp tutuştuğu intikamının nasıl gerekli, insanoğlunun bu yardıma muhtaç olduğunu görüyoruz. Konuya rahatlıkla giriş yapıp, yazarın güçlü ve yaratıcı kalemiyle karşılaşıyoruz. Kitabın okuduğum çoğu yerinde sıkılmadım, gözümü tırmalayan sadece ufak konular oldu. Kitabın en sevdiğim karakteri Prof'tur. Karakteri sağlam, akılcı ve baskın bir karakter. Olayın akışını değiştiren bir karakter benim için.

Temponun üst düzeyde olduğu, sayfaların su gibi aktığı ve sonunun ikinci kitap için acele ettirecek bir kitap. Bu kitapta yazılanları kolayca zihninizde canlandırmanın çok ötesinde bir süper kahraman filmi var. Yazarın bu kitabı yazarken aklında sinema filmi projesi mi vardı diyorum. Diyaloglarda ve "süper kahraman" Epiklerin tasvirinde benim zihnimde Marvel evreni şekillendi.

David'in yıllar boyunca uğraştığı planlar, araştırmalar, intikama olan inancı bizi eline geçirip okutsa da, benim Steelheart kitabında rahatsız olduğum  iki konu var. Bunlardan biri; sayfalar boyunca tekrar ve tekrar edilen 'gene' kelimesi. Eş anlamlıları olan yine, tekrardan kelimeleri gibi duymaya alışık olduğumuz, kulağa fonetik gelen  kelimeler yerine gene kelimesi çok mu aramış da memnun kalınıp her seferinde o kelime kullanılmış? İkinci olarak; Yazarımızın David'in üzerine oturttuğu "metafor yapamama" laneti. Ben hayatımda bu kadar metafor yapmak için uğraşıp, beceremeyen insan görmedim. Kitap boyunca yaptığı zorlamalar beynimi yakma seviyesine ulaştı. Hem Megan'a  olan ilgisi de bana çok erken ve biraz zorlama geldi.


Puan:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder